28 Eylül 2013 Cumartesi

Boğazkere Tadım Sonuçları

Uzun süredir yazmak istediğim Boğazkere tadım sonuçlarına en sonunda başlayabiliyorum.

Boğazkere üzümlerinde beklentimiz tanenli hacimli asitli ve baharatlı şaraplar. Tanen sebebiyle yıllanmaya müsait. Yıllandıkça asit alkol tanen dengesi yuvarlanmış ve bukesi genişlemiş şaraplar beklemek söz konusu. Baharat olgusu şarabı farklılaştıran bir özellik. Baharat eğer bukenin içerisine uyumlu şekilde dağılmışsa ve buna biraz da kaliteli meşe aroması geldiyse gerçekten şaraptan keyif almak kaçınılmaz.

Öküzgözü denemelerimizdeki sorunların benzerlerini hatta daha dramatik halini Boğazkere tadımlarımızda yaşıyoruz. Malesef rekolte bulmak güç. Bu seferki sorunumuz daha büyük. Yeni üretilmiş ve raflara girmiş şarapların çoğu içime tam olarak hazır değil. Şarapları genç haliyle tatmak durumundayız. Bizim gibi öğrenme aşamasında olan insanlar için de olgunluğa ulaşmamış bir şarabın potansiyelini tam olarak kestirebilmek güç.

Denediğimiz şarapların çoğu henüz olgun olmamalarından dolayı çok agrefis, sert tanenli, ve yakıcı derecede asitli şaraplar. Bu özellikleri taşıyıp da denge oluşturmuş şaraplar mevcut. Bu dengeyi çoktan kaybetmiş ve keyifsiz hale getirmiş şaraplar da öyle... Olgunlaşmış kalitesini göstermiş bir kaç şarap da yok değil.

Ancak şaraplar arasındaki kalite farkını hissettirdikleriyle ölçebilmek elimizde.

Altın Madalya: Kavaklıdere Prestige Boğazkere 2004

Gümüş Madalya: Kavaklıdere Prestige Boğazkere 2009

Bronz Madalya: Doluca Tuğra Boğazkere 2010

Boğazkere şaraplarında birinci açık ara Kavaklıdere Prestige 2004. Çok kaliteli bir şarap. Gövdeli şarap seven herkesin içmesi gereken bir şarap. 10 yaşının içerisinde ve hala heykel gibi ayakta. Çok yumuşak ama bir o kadar da sağlam. Çok geç olmadan bu şarabı alın. Kavaklıdere'nin Boğazkere üzümü için 2004 rekoltesine zaman olarak en yakın rekoltesi 2007. Malesef 2007 bunun yanında çok agresif ve fazla dengesiz.

Prestige 2009 ise 2004 olma yolunda giden sağlam bir rekolte. Umutla bekleyeceğiz. Şu an için biraz fazla agresif ama keyifle içilebilir.

Tuğra ise yine ayakta ve ağır bir şarap. Bu şarabın da uzun yolu var önünde. Bu hissi verebilmesi güzel. Bu 3 şarap dışında sanırım bir de Pendore 2009 bahsetmeye değer kalitede. Ancak ilk 3e alamayacağız.

Diğer şaraplar ya çok fazla agresif ya çok fazla dengesiz.

Diyarbakır Boğazkere için açık ara lider.

Pamukkale Anfora Cabernet Sauvignon 2008


2013 yılı Eylül ayı itibariyle inişe çoktan geçmiş bir şarap.

Tamamen çökmek üzere. Henüz sirke haline gelmemiş ancak son demlerini yaşıyor.  Biz de çok geç kalmışız. Oysa güçlü gövdeli (yoğun olarak çökmüş) ve meyvemsi özellikleriyle belki geçen sene içmiş olsaydık daha çok keyif alabilirdik.

Şu an rengi neredeyse pekmeze dönmüş durumda. 2011 şişeleme tarihi düşünüldüğünde ya meşede gereğinden fazla bekletilmiş ya da üzüm rekoltesi çok da dayanıklı değilmiş.

5 yaşında bir Cabernet Sauvignon'dan bunu beklemiyorduk.

Bu şarabın 2008 rekoltesi için artık çok geç: almayın ve içmeyin.

Puan: 5